TV Programı Çekmiyorum Yükümü Çek Ediyorum

Pire🚲 ile “TÜRKİYE TURLARI” Hazırlık Güncesi: Gün 50

Bisiklet bir tutkudur, bir yol masalı dostudur, gönülçelen bir sevdadır. Bisikletle memleket yolculuklarını düşünde gören biri yol sevdasına tutulduğu aşkını ömrü buyunca unutmaz, yaşadığı sürece onu hep arar durur… #pire🚲 ile Türkiye Turları öncesi hazırlık dönemi ve alıştırma gezileri…

Babaeski Kırklareli Caddesi

Hani yolda yağınca bir şekliyle uyum sağlıyorsun da yağmurlu günde nedense tura başlanmıyor. Ben de yağışların dinmesini bekleyip ful yükle test sürüşlerimi yapayım bari dedim. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlarmış, benim de Babaeski köyünden kovalanmama pek az bir zaman kaldı. Bu yüzden TV 📺 belgeseli çekmiyorum, yükümü çek ediyorum…

Babaeski henüz uyanmadı… Zira esnafımız uykuda…

🔖Hayat düşe kalka gerçekleştirdiğimiz bir yolculuk! Hele bir de bisikletten düşmenin bir keyfi var ki sorma gitsin!!

Babaeski sıpa yükü bisikletimle test sürüşlerime hazır…

🔖Bisiklet, sadece kendi kostümünü giymez, adamı yerel kıyafetlerin içine sokar! Zira ben de bisikletim Pire🚲 ile köyler, kasabalar, şehirler değiştirirken yanımdan geçen insanlara bakarken adeta bir podyumun kenarında pedallıyormuşum gibi hissederim sıklıkla. Üzerlerinde taşıdıkları renkler, desenler, modeller hepsi lastiğimin altındaki toprağın insanlarının ruhunu yansıtıyor. Ve Türkiye coğrafyası turlarım boyunca bunu sıklıkça yaşayacağımdan hiç şüphem yok.

Babaeski Ziraat Parkı’ndan Büyük Cami manzarası…

Yeter ki İnsanın Ütopik Damarlarında Aksın

Babaeski Festival Alanı’nda festival günlerini yaşıyormuş gibiyim…

🔖Birkaç gün dağ manzarasında pedalladıktan sonra bir gölün kenarında bulursam mesela kendimi!

Babaeski test sürüşleri partisi, akıllı uslu insanların havsalasına kolay kolay sığacak türden değildir…

🔖Gölden sıkılmaya fırsat bulamadan bir bakmışım rüzgâr gülleri etrafımı sarıvermiş.

Heybeler eşek ölüsü gibi; birileri gelip paylaşacaktık güya… Kimsecikler yok ortada! (:

🔖İster inan ister inanma, bisiklet hem zihinsel hem de fiziksel olarak güçlendiriyor!

Biraz da oyun bahçesine gidip oynayayım bari… Kaydırak, maydırak, salıncak, malıncak…

🔖2017 öncesinde bisikletle hiç uzun yol deneyimim yoktu. Bisikletle ciddi olmayan antrenmanlar yapmıştım ama çantalar ile pedallamam bisiklet yolculuğuma başladığım o ilk günü nasıl unutabilirim; hafızaya kazındı bir kere.

Babaeski Edirne-Kırklareli kavşağında Atatürk Heykeli… Tören geçidindeyim sanki…

🔖İlk zamanlar yokuş yukarı pedallamak eziyet gelirdi, bisikletin tepesinden iner, iterek yokuşun sonuna gelirdim kan ter içinde. Şimdi hiç durmadan yokuşun sonunda buluyorum kendi. Demek ki her şeyin temelinde tecrübeli antrenman, sabırlı egzersizler ve doğru beslenme yer alıyormuş.

Bu da Kaymakamlığın önünde endorfin şeklinde bendenizin Babaeski hatırası

🔖İlk zamanlardaki gibi zihnim “Amma ve lakin bu yokuşu çıkmak zor” lafazanlığına değil, “Şeref’ciğim, adamım benim, tabi ki bu yokuşu çıkabilirsin” düşüncesine odaklı hale geldi.

Bu da oğlum Çarli; bu yük de neyin nesi alla’sen der gibi şaşkın bakışlar fırlatmacada…

🔖Bisiklet, en çekilmez zamanlarda bile adamın yüzüne kocaman bir gülümseme oturtuyor. Valla, ne diyeyim, tebessüm etmek için bisikletin sebep olduğu sayısız neden var: Mesela… Beden sağlığım için harika bir yaşam tarzı… Çevreye duyarlı bir seyahat davranışı… Yurt coğrafyasını derinlemesine tanımak için harika bir ulaşım aracı… Kapitalist üretim sistemin dışına çıkmak için harika, maceraperest bir kapı…

Peki, şimdi istikamet neresi?

Babaeski’nin Pire🚲’si!!!!! 🙂

Bir yılda bisikletle 8000 km kimisi için az, kimisi için çok, benim için ise ideal! Hiçbir yere yetişme telaşı içinde değilim, kendi hızımda öncelikle İstanbul’a doğru ilerleyeceğim. Bakalım sonrasında ne arsız planlarım olacak? Bekleyin görün derim. Kim bilir belki de önümde Çanakistan, Marmaristan, Efelerin Ege’si var, sonra ver elini Karadeniz coğrafyası, Akdeniz havzası, derken bir bakmışız Anadolu’ya hep birlikte varmışız…

Test Sürüşlerimin Sonuç Kontrol Listesi

Artık hazırım… Her yere götüren bisikletim ile bu kez arkeolojik ‘kazıya’ İstanbul’a gidiyorum

🇬🇧 Fully loaded test drives (Tekmili birden test sürüşlerim) 😁

Weight (Ağırlık) ✔️

Balance (Denge) ✔️

Hills (Yokuşlar): OK so-so (Eh, idare eder işte)

Wind (Rüzgâr): Disastrous (Feci)

Falls (Bisikletten düşme olayları): Luckily none yet (Şansa bak! Henüz yaşamadım…)

Dog chase (Köpekler tarafından kovalanma): 1

Puncture (Patlak lastik): Null (Sıfıra yakın)

Motto (Sloganım): No pain no cry… (Acı yoksa gözyaşı da yok)

Well, everything looks all set. No longer need to be weather forecast maniac. (Mademki her şey tastamam düzgün görünüyor, e öyleyse hava manyağı da olmanın bir âlemi yok.)

➡️[🇹🇷🛤🏞️🏕️🏛️🚴]

***…***

(*) Önceki Makale: Babaeski’de Son Günler

(*) Sonraki Makale: Yağışlar Bitti Fıstık Pire🚲’ye Yol Göründü

Bir sonraki “Türkiye Turları: Hazırlıklar” güncesinde görüşmek üzere; sevgiyle kalın,

Gezenti Şeref

**GBT~2022/057**

>>> [iÇERİKdİZİNİ]

error: Content is protected !!