Pire
ile “TÜRKİYE TURLARI” Hazırlık Güncesi: Gün 32
Bisiklet bir tutkudur, bir yol masalı dostudur, gönülçelen bir sevdadır. Bisikletle memleket yolculuklarını düşünde gören biri yol sevdasına tutulduğu aşkını ömrü buyunca unutmaz… Yaşadığı sürece onu hep arar durur… Bisikletim #pire ile Türkiye Turları öncesi hazırlık dönemi ve alıştırma gezileri…
Bisikletle gezerken kendime sık sık sormam gereken bir soru ile karşılaşıyorum. Belki sen de kendine sormak istersin?
“Yaptığın şeyde sevinç, rahatlık ve hafiflik var mı?” Eğer yoksa, zaman maalesef şimdiki anı örtüp karartıyor ve yaşam bir yük ya da bir mücadele olarak algılanıyor demektir… Eğer yaptığın şeyde bir sevinç, rahatlık ya da hafiflik yoksa, bu ille de yaptığın şeyi değiştirmen gerektiği anlamına gelmez. Nasıl’ı değiştirmek yeterli olabilir. “Nasıl” daima “ne”den daha önemlidir. Elde etmek istediğin sonuçtan çok, bunu nasıl yaptığına daha fazla dikkat verip veremeyeceğine bakmalısın. En büyük dikkati yaşanan anın sunduğu şeye ver. Bu, olanı tamamen kabul ettiğin anlamına gelir. Çünkü sen en büyük dikkati bir şeye verip de aynı zamanda ona direnemezsin.
Sen şimdiki anı onurlandırır onurlandırmaz, tüm mutsuzluk ve mücadele ortadan kalkar ve yaşam sevinç ve huzurla akmaya başlar. Şimdiki –anın farkındalığıyla– davrandığında, yaptığın her şey –en basit eylem bile– bir nitelik, özen ve sevgi duygusuyla dolu hale gelir.
Sabahın erken saatlerinde Festival Alanı’ndan geçmeyi adet edindim. Çok hoşuma giden bir manzara ile karşılaşıyorum her gün. Ben yaşlarda birkaç emekli vatandaş kimi bireysel kimi de grup arkadaşlığı şeklinde yürüyüş yapıyor, sporlarından geri kalmıyorlar. Aralarına karışan birkaç koşucu genci de teğet geçmeyeyim. Bildim bileli bu kasabanın ihtiyarları sporu çok seviyorlar. Kahvehane sporunu da kültür dizinine ekleyerek tabii.
[Ayrılık esintisi: SON 10 GÜN]
***…***
(*) Önceki Makale: Entel Kasaba Babaeski
(*) Sonraki Makale: Babaeski’de Bir Cevelan
Bir sonraki “Türkiye Turları: Hazırlıklar” güncesinde görüşmek üzere; sevgiyle kalın,
Gezenti Şeref